60Mümin Suresi 79-81
Hatalı Çevrilen Ayetler
60Mümin Suresi 79-81
Hatalı Çeviri:
79. Allah, kimine binesiniz, kimini yiyesiniz diye sizin için hayvanları yaratandır.
80. Onlarda sizin için daha nice faydalar vardır. Gönüllerinizdeki bir arzuya, onlara binerek ulaşırsınız. Onların ve gemilerin üstünde taşınırsınız.
81. Allah size âyetlerini gösteriyor. Şimdi, Allah'ın âyetlerinden hangisini inkâr edersiniz?
Doğru Çeviri:
79,80Allah, onlardan bir kısmına binesiniz diye sizin için hayvanları yaratan, ayarlayandır. Onların bir kısmından da yiyorsunuz. Ve sizin için onlarda daha nice menfaatler vardır. Ve Allah onların üzerinde gönüllerinizdeki bir arzuya erersiniz diye hayvanları yaratandır, ayarlayandır. Ve siz, onlar üzerinde ve gemiler üzerinde taşınırsınız.
81Ve Allah size alâmetlerini/ göstergelerini gösteriyor. Peki, şimdi Allah'ın alâmetlerinin/ göstergelerinin hangisini tanınmaz hâle getirirsiniz?
Bir önceki pasajda olduğu gibi bu ayetlerde de yine Rabbimizin nimetleri hatırlatılmaktadır. Bu nimetlerin bir kısmı insanın yemek, içmek suretiyle, bir kısmı da çeşitli şekillerde istifade edip durduğu nimetlerdir. İnsan sürekli iç içe olduğu bu mucizevî nimetleri her an hatırlamalıdır ki, düşünsün de aklını başına alsın. Mesela yeryüzünde insanın hizmetinde bulunan muhtelif hayvanlar bu cümledendir. İnek, manda, keçi, koyun, deve, at ve diğer evcil hayvanlar hem sağladıkları gıdalar, hem yük taşıma özellikleri ve hem de derilerinin ve yünlerinin giyimde kullanılması cihetiyle insana ihsan edilmiş büyük nimetlerdendir. Allah bu hayvanları insanlara kolayca alışabilecek yapılarda yaratmıştır. Develere binilir, etleri yenir, sütleri sağılır, uzak ülkelere ve bölgelere yolculuklarda ve taşınmalarda üzerlerine yükler yüklenir. Sığırların etleri yenir, sütleri içilir ve onlarla ziraat yapılır. Koyunların etleri yenir, sütleri içilir. Yünleri kırpılarak onlardan ev eşyaları, elbiseler yapılır.
Şüphesiz Biz, Nûh'a ve O'ndan sonraki peygamberlere vahyettiğimiz gibi, sana da vahyettik. İbrâhîm'e, İsmâîl'e, İshâk'a, Ya‘kûb'a, torunlarına, Îsâ'ya, Eyyûb'a, Yûnus'a, Hârûn'a ve Süleymân'a, daha önce kendilerini sana anlattığımız elçilere, kendilerini sana anlatmadığımız elçilere, elçilerden sonra insanların Allah'a karşı bir delilleri olmasın diye, müjdeciler ve uyarıcılar olarak vahyetmiştik. Dâvûd'a da Zebur'u verdik. Ve Allah, Mûsâ'ya söz söyledikçe söyledi/onu yaraladık ça yaraladı, çok sıkıntı çektirdi. Ve Allah, en üstün, en güçlü, en şerefli, mağlûp edilmesi mümkün olmayan/mutlak galip olandır, en iyi yasa koyan, bozulmayı iyi engelleyen/sağlam yapandır. [Nisa/163-165]
Ve Allah, kendilerine binesiniz, hem de zînet olsun diye, atları, katırları ve eşekleri oluşturdu. Bilmediğiniz şeyleri de O oluşturuyor. [Nahl/8]
Ve onlar görmediler mi ki, Biz şüphesiz onlar için kudretimizin meydana getirdiklerinden birtakım hayvanlar oluşturduk da onlar, onlara sahip bulunuyorlar. Ve onları, kendileri için aşağı tutulan varlıklar yaptık. Bu yüzden binekleri onlardandır. Onlardan yiyip duruyorlar da. Ve onlarda daha birçok menfaatler ve içecekler var. Hâlâ kendilerine verilen nimetlerin karşılığını ödemeyip nankörlük mü edecekler? [Ya Sin/71-73]
Nimetlerin bütün bu özellikleri, Allah’ın onları belirlenmiş bir plana göre yarattığını göstermektedir.
Pasajın sonundaki "Peki, şimdi Allah’ın âyetlerinin hangisini inkâr edersiniz?" sorusu, insanların kibirden ve tutkulardan uzak durarak gerçeği görmesini sağlamaya yönelik bir sorudur. Çünkü akıllı insanların tüm bu ayetleri görmezden gelmesi, inkar etmesi mümkün değildir.*
*İşte Kuran, Mümin Suresi
Yorumlar -
Yorum Yaz