85Ankebut Suresi 41-44
Hatalı Çevrilen Ayetler
85Ankebut Suresi 41-44
Hatalı Çeviri:
41. Allah'tan başka dostlar edinenlerin durumu, örümceğin durumu gibidir. Örümcek bir yuva edinir; halbuki yuvaların en çürüğü şüphesiz örümcek yuvasıdır. Keşke bilselerdi!
42. Allah, onların kendisini bırakıp da hangi şeye yalvardıklarını şüphesiz bilir. O, mutlak güç ve hikmet sahibidir.
43. İşte biz, bu temsilleri insanlar için getiriyoruz; fakat onları ancak bilenler düşünüp anlayabilir.
44. Allah, gökleri ve yeri hak olarak (yerli yerince) yarattı. Şüphesiz bunda, iman edenler için (Allah'ın varlık ve kudretine) bir nişâne bulunmaktadır.
Doğru Çeviri:
41Allah'ın astlarından yardımcı, yol gösterici, koruyucu yakın edinenlerin durumu, ev edinen dişi örümceğin durumu gibidir. Şüphesiz evlerin en çürüğü de kesinlikle dişi örümcek evidir. Keşke onlar, bilselerdi.
42Şüphesiz Allah, onların, Kendisinin astlarından hangi şeye yalvardıklarını bilir. Ve O, en üstün, en güçlü, en şerefli, mağlûp edilmesi mümkün olmayan/ mutlak galip olandır, en iyi yasa koyan, bozulmayı iyi engelleyen/ sağlam yapandır.
43Ve Biz, bu örnekleri insanlara veriyoruz. Onlara da bilginlerden başkası akıl erdiremez.
44Allah, gökleri ve yeri hak ile oluşturdu. Şüphesiz bunda, iman edenler için kesinlikle bir alâmet/ gösterge vardır.
Bu ayet grubunda şirk koşanların durumu ilginç bir örnekle ortaya konmuş ve Allah’ın astlarından veli edinenler, evlerin en çürüğü olan örümcek yuvasını ev edinen dişi örümceğe benzetilmiştir. Burada a-dişi örümceğe, b-dişi örümcek yuvasının en çürük ev oluşuna, c-ev edinme noktalarına dikkat çekilmiştir.
Ev denince insanın aklına soğuktan, sıcaktan, güneş yakmasından, yağmurdan, fırtınadan, düşmandan koruyan sağlam, güvenli bir yapı gelir. Örümcek evinin böyle özellikleri yoktur. Çok dayanıksızdır; yağmurla, rüzgârla ve en ufak bir dokunmayla yıkılıp gider. Sığınılacak bir niteliği yoktur.
Bu açıdan bakıldığında, bu örnekle ibadet edilecek varlığın da yaratıcı, rızık verici, fayda verici ve zararı defedici olması gerektiği mesajı verilmektedir. Bu husus onlarca ayette yer almıştır:
18Onlar, Allah'ın astlarından, kendilerine zarar vermeyen ve kendilerine yarar sağlamayan şeylere tapıyorlar ve "Bunlar Allah katında bizim yardımcılarımız/destekçilerimizdir" diyorlar. De ki: "Siz Allah'a göklerde ve yerde Kendisinin bilmediği bir şeyi mi haber veriyorsunuz?" Allah, onların ortak koştukları şeylerin hepsinden arınıktır ve çok yücedir. [Yunus/18]
55Onlar da Allah'ın astlarından kendisine yarar sağlamayan ve zarar vermeyen şeylere tapıyorlar. Ve o kâfir; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddeden o kişi, Rabbinin aleyhine arka çıkandır/kullarını saptırmak için çalışandır. [Furkan/55]
66,67İbrâhîm: "O hâlde, Allah'ın astlarından size hiçbir şekilde fayda vermeyen ve size zarar vermeyen şeylere mi tapıyorsunuz? Size de, Allah'ın astlarından taptıklarınıza da yazıklar olsun! Siz hâlâ akıllanmayacak mısınız?" dedi. [Enbiya/66, 67]
İkinci bir nokta, örümceğin bu çürük eve, bir sinek avlayabilmek için çok emek vermiş olmasıdır. Burada ima edilen, az bir yararlanma için bu kadar yatırıma değmeyeceğidir. Örümcek, sinek yakalayabilmek için harcadığı emekle, o çürük yuvanın getireceğinden daha fazla yarar sağlayacak şeyler yapabilirdi.
Burada müşrikler, geçici dünya için aşırı umut bağlamaktan, aşırı yatırım yapmaktan, kısacası, akıllarını kullanmamaktan dolayı kınanmaktadırlar. Dünyanın bu kadar emeğe değmeyeceği ve ona bu kadar bel bağlanmaması gerektiği mesajı verilmektedir.
Ayetteki bir başka dikkat çekici nokta, "örümcek" değil de "dişi örümcek" denilmesidir. Dişi örümcek, yaptığı evde, çiftleştikten sonra erkek örümceği öldürmektedir. Bu açıdan bakıldığında, dişi örümcek yuvası sinekler, böcekler şöyle dursun, en yakın dost için bile bir felaket tuzağıdır. Öyleyse Allah’ın astlarından kişilere ve nesnelere tapanlar da kendilerine örümcek yuvasına benzer birer felaket tuzağı hazırlamış olmaktadırlar.
Şirkin çürük eve benzetilmesine karşılık, iman da İbrahim suresinde sağlam köklü bir ağaca benzetilmiştir:
24,25Görmedin mi; hiç düşünmedin mi, Allah nasıl bir örnek verdi? Güzel bir söz, kökü, sabit, dalı-budağı gökte olan, Rabbinin izniyle/bilgisiyle her an ürün veren güzel bir ağaç gibidir. Ve onlar öğüt alsınlar diye Allah, insanlara böyle örnekler verir.
26Kötü bir söz'ün durumu da, yerden koparılmış, sabit kalma imkânı olmayan kötü bir ağaca benzer.
27Allah, iman edenleri, basit dünya yaşamında ve âhirette sabit bir söze/imana sabitler. Allah, şirk koşarak yanlış; kendi zararlarına iş yapanları da saptırır. Ve Allah, dilediği şeyi yapar.
28,29Allah'ın nimetlerini iyilikbilmezliğe değiştiren ve toplumlarını değişime/yıkıma uğrama yurduna/cehenneme sokanları görmedin mi? Onlar, cehenneme girecekler. O ne kötü bir karargâhtır!
30Ve nankörler, O'nun yolundan saptırmak için Allah'a eşler oluşturdular. De ki: "Yararlanınız, artık, şüphesiz dönüşünüz ateşedir." [İbrahim/24-30]
Sureye ismini veren "Ankebut [Dişi Örümcek]"un özellikleri ile bilim-teknik kitaplarında ayrıntılı bilgi bulunmaktadır.*
*İşte Kuran, Ankebut Suresi
Yorumlar -
Yorum Yaz