84Rum Suresi 58-59, 47, 60
Mushafta Bozuntu Yapılan Ayetler
84Rum Suresi 58-59, 47, 60
Hatalı Çeviri:
58. Andolsun ki biz, bu Kur'an'da insanlar için her çeşit misale yer vermişizdir. Şayet onlara bir mucize getirsen inkârcılar kesinlikle şöyle diyeceklerdir: Siz ancak bâtıl şeyler ortaya atmaktasınız.
59. İşte bilmeyenlerin (hakkı tanımayanların) kalplerini Allah böylece mühürler.
60. (Resûlüm!) Sen şimdi sabret. Bil ki Allah'ın vâdi gerçektir. (Buna) iyice inanmamış olanlar, sakın seni gevşekliğe sevketmesin!
Doğru Çeviri:
Necm: 384
58Ve andolsun ki Biz, insanlar için bu Kur’ân'da tüm örneklerden kesinlikle örnekler getirdik. Ve andolsun ki sen, onlara bir âyet de getirsen o kâfirler; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddetmiş olan o kimseler: “Siz, sadece, bâtıl şeyleri ortaya koyanlarsınız” diyeceklerdir.
59İşte, bilmeyen kimselerin kalpleri üzerine Allah böyle damga vurur.
47Ve andolsun ki Biz, senden önce birtakım elçileri toplumlarına gönderdik de, onlar onlara, apaçık delilleri getirdiler. Sonra Biz, günah işleyen kimseleri yakalayıp cezalandırarak adaleti sağladık. Mü’minlere yardım da, Bizim üzerimize bir hak idi.320
60Şimdi sen sabırlı ol. Şüphesiz Allah'ın vaadi haktır. Sakın kesin inanmamış kimseler, seni hafifleştirmesinler.
58Ve andolsun ki Biz, insanlar için bu Kur’ân'da tüm örneklerden kesinlikle örnekler getirdik. Ve andolsun ki sen, onlara bir âyet de getirsen o kâfirler; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddetmiş olan o kimseler: “Siz, sadece, bâtıl şeyleri ortaya koyanlarsınız” diyeceklerdir.
59İşte, bilmeyen kimselerin kalpleri üzerine Allah böyle damga vurur.
47Ve andolsun ki Biz, senden önce birtakım elçileri toplumlarına gönderdik de, onlar onlara, apaçık delilleri getirdiler. Sonra Biz, günah işleyen kimseleri yakalayıp cezalandırarak adaleti sağladık. Mü’minlere yardım da, Bizim üzerimize bir hak idi.
Bu ayetlerde Rabbimiz, hangi deliller getirilirse getirilsin inkârcıların inanmayacaklarını ve mutlaka bir bahane uyduracaklarını beyan ederek Resulullah’ı teselli etmektedir. Resulullah’a teselli olan bu ifadeler kâfirler için açık birer tehdittir.
Bu ayetlerin indiği dönem Mekke müşriklerinin eziyetlerinin en ileri seviyeye çıktığı dönemdir. O nedenle Rabbimiz elçisini teselli etmektedir. Allah’ın müminlere yardımı, Allah’ın kendi üzerine aldığı bir haktır. Ayetlerin mesajı ve indiği süreç dikkate alındığında, o günlerde hicret planı yapan peygamberimize ve müminlere bu ayetlerle umut verilmektedir.
Rabbimiz müminlere yardım edeceğini Kur’an’da birçok kez (Mücadele/21, Saffat/171-175, Mü’min/51, Muhammed/7, Hacc/39, Yunus/96, 97, Zümer/65) taahhüt etmiştir.
60Şimdi sen sabırlı ol. Şüphesiz Allah'ın vaadi haktır. Sakın kesin inanmamış kimseler, seni hafifleştirmesinler.
Bu ayetteki "sabret!" emri birinci planda Resulullah’a yönelik olmakla beraber tüm müminleri kapsayan bir emirdir. Müminler herhangi bir dönemde, herhangi bir ülkede kâfirlerin ağır baskısı altında kalabilirler. Böyle koşullarda müminlerin bu baskılardan kurtulmaları için sabretmeleri; yani planlı, programlı bir şekilde var güçleriyle direnmeleri gerekmektedir. Sabır sözcüğü ile ilgili detay daha evvel birçok kez verilmiştir.
Surenin bu son ayetindeki "Sakın kesin inanmamış kimseler seni hafifleştirmesinler!" tembihi ile başta Resulullah’a olmak üzere tüm müminlere kâfirlerin tuzaklarına kanarak gevşememeleri ve her türlü tedbiri alarak sürekli güçlü ve donanımlı olmaları emri verilmektedir.*
320 Resmi Mushaf'taki 47. âyeti, –aidiyeti gereği– burada tertip ettik.
*İşte Kuran, Rum Suresi
Yorumlar -
Yorum Yaz