Mecaz, Araf Suresi 107
MECAZ
ARAF SURESİ
107,108.Bunun üzerine Mûsâ, bilgi birikimini ortaya attı, o da birdenbire apaçık bir “silip süpüren” kesiliverdi. Gücünü de sıyırıp açığa koydu; artık gücü, izleyenler için mükemmel, tam kusursuzca idi.
Asânın bırakılması ifadesi, mecâzen, “yolculuğun bitmesi, yolcunun gideceği yere varıp direklerini dikerek çadırını kurması; yerleşmesi” demektir.
يد [YED]
Âyette geçen ve genellikle “el” diye çevrilen يد[yed] sözcüğü, mecâzen “kuvvet, zenginlik, iktidar, saltanat, nimet, yay, elle yapılan işlerin tümü” anlamında kullanılır.
Burada konu edilen güç, diğer âyetlerde [Neml/12, Kasas/32], “cebindeki/koynundaki güç” olarak nitelenmektedir. Bu güç ise, “Hârûn”dur.
بيضاء [BEYZÂ’]
Bu sözcükle ilgili şu bilgiler verilmektedir:
Biyz, “yumurta”, beyaz da “yumurta rengi” demektir. Bu sözcüğün beyzâe kalıbı, “aşırı beyazlığı, parlaklığı” ifade eder. Güneşe, beyaz yüzlü lekesiz kadına, üzerinde hiç bitki olmayan toprağa, kamerî ayların 14-15. geceki görünümlerine beyzâ’ denir. Yed-i beyzâ’, tamlaması, “isbatlanmış, kanıt” demektir.
Bu açıklamalara göre bu sözcüğe, “bembeyaz” karşılığı verilebilir, ki bu da, mükemmellik ve kusursuzluğun mecâzî ifadesidir.
İşte Kur'an
Yorumlar -
Yorum Yaz